Gençleri dahil etmek yalnızca bir topluluk hedefi değildir. Aynı zamanda uzun vadeli sosyal etki için bir gerekliliktir. Dahası, etkili genç katılım stratejileri; 18–25 yaş arası bireyleri aktif katılımcılar, liderler ve değişim yaratıcıları hâline getirir. İster bir vakfın, ister bir gençlik kuruluşunun ya da sivil bir girişimin parçası olun, anlamlı katılımı neyin teşvik ettiğini anlamak kilit önemdedir. Bu yazı; öncelikle kapsayıcı iletişim, ardından liderlik geliştirme ve son olarak erişilebilir programlamadan oluşur. Gençlerle özgün ve sürdürülebilir bir şekilde bağ kurmaya yönelik, araştırmalara dayalı pratik yaklaşımlar sunar. Böylece, doğru stratejilerle ilginin nasıl katılıma, katılımın ise nasıl etkiye dönüşebileceğini birlikte keşfedelim. Bu yazının İngilizcesine buradan ulaşabilirsiniz. Ayrıca, gençlik hakkında daha fazla içerik için gençlik kategorimizi ziyaret edebilirsiniz.
Genç Katılım Stratejileri Öğrenme Hedefleri
- Temel Kavramları Anlamak
Vakıflar aracılığıyla genç katılımın temel ilkelerini kavramak önemlidir. Ve bunların topluluk hedefleriyle nasıl örtüştüğünü görün. - Pratik Uygulamaları Keşfetmek
Bu kavramların gerçek yaşam senaryolarında ve topluluk ortamlarında nasıl uygulandığını öğrenin. - Engelleri Belirlemek
Gençlerin topluluk girişimlerine katılımını engelleyen yaygın zorlukları tanımlayın. - Etkili Stratejileri Analiz Etmek
Gençlerle uyum sağlayan, kanıta dayalı katılım stratejilerini keşfedin. - Liderlikle Güçlendirmek
Liderlik fırsatlarının önemini fark edin ve bunların nasıl hayata geçirilebileceğini öğrenin. - Kapsayıcı İletişim Planları Oluşturmak
Gençlere çeşitli medya platformları aracılığıyla ulaşmak için stratejiler geliştirin. - Erişilebilirliği Artırmak
Gençler için kaynakların ve programların nasıl daha erişilebilir hâle getirileceğini keşfedin.
Genç Katılım Stratejileri İhtiyaç Analizi
Bir bahçenin güneş, yağmur ve verimli toprak sayesinde geliştiğini düşünün. Topluluk içindeki genç katılımı da benzer şekilde; kapsayıcı fırsatlar, destek ve güçlendirme gibi doğru unsurların birleşimini gerektirir. Bu nedenle, bu benzetme, 18–25 yaş arası gençlerin toplumsal gelişimine etkili şekilde nasıl dahil edilebileceğini özetler. Sonuç olarak, her unsur büyüme ve katılım için esastır.
Günümüz gençlerinin ihtiyaç ve arzularını anlamak büyük önem taşır. Araştırmalar, genç katılımının kimliklerinin ve seslerinin tanındığı ortamlarda geliştiğini göstermektedir. Ve bunun da onların refahı ve güçlenmesini artırdığını göstermektedir. (Johns et al., 2018; Paceley et al., 2020). Özellikle, gençlerin güçlendirilmesi, aidiyet hissi ve eyleme geçme motivasyonu kazanmalarını sağlar. Bu, çeşitli temsiliyetin ve direncin kutlandığı alanları arayan marjinal gruplar için hayati öneme sahiptir. (To et al., 2020; Gibson et al., 2015).

Genç Katılım Stratejileri: Engeller
Bununla birlikte, pek çok genç mevcut programlardan haberdar olmamak veya topluluk girişimlerinin kendi ilgi alanlarıyla uyuşmaması gibi nedenlerle katılımda zorluk yaşayabilir. (Adzande, 2022). Bu engellerin aşılması, gençlerin değişen ihtiyaçlarına göre program sunumlarını sürekli olarak iyileştiren geri bildirim mekanizmaları dâhil olmak üzere çok yönlü bir yaklaşımı gerektirir. (Rauk et al., 2023). Sosyal medya platformları, topluluk etkinlikleri ve iş birliği projeleri işe yarar. Dijital dünyaya entegre olmuş gençlerle bağlantı kurmak için etkili yollar sunar. (Ignatowski et al., 2021; Abdullah & Ali, 2021).
Topluluk yapılarımız, iletişimi ve kapsayıcılığı artırır. Aynı zamanda gençlere sahiplenme hissi verecek liderlik fırsatları sunan stratejilerle bu gerçekliğe uyum sağlamalıdır. Gençlerin kendilerini dahil olmuş, dinlenmiş ve değerli hissettikleri alanlar yaratılmalıdır. Topluluk vakıfları sürdürülebilir kalkınma ve büyüme için dirençli, katılımcı ve güçlü yapılar inşa edebilir. Bu anlayışla vakıflar, organizatörler ve gençler; kapsayıcılık ve temsiliyet gücünü kullanarak olasılıkları gerçeğe dönüştürebilir.
Kapsayıcı Bir İletişim Stratejisi Geliştirin
18–25 yaş grubundaki gençlerle etkili iletişim kurmak, onları bulundukları yerlerde karşılamakla başlar. Eski iletişim yöntemlerini kullanmak, Gen Z’ye kaset satmaya çalışmak gibidir – işe yaramaz. Günümüz gençleri dijitalde yaşıyor. Bu nedenle iletişim stratejiniz onların en aktif olduğu Instagram, Snapchat ve X gibi medyaları içermelidir. İçeriklerinizi onların kültürü, ilgi alanları ve dijital alışkanlıklarına göre uyarlayın. Nasıl ki bir hikâyenin giriş, gelişme ve sonucu olmadan anlatılması eksik kalır. Aynı şekilde, yalnızca bilgi paylaşımı yapmak yerine, hedeflerinizi gençlerin değer ve hayallerine bağlayan anlatılar kurmalısınız.
Ancak unutmayın, dijital dünya bu işin yalnızca bir parçasıdır. Ekranlar savaş alanı olsa da dikkat kazanmak için bazen gerçek dünyaya adım atmak gerekir. Bilgilendirme oturumlarını kafeler, parklar veya toplum merkezleri gibi samimi ortamlarda düzenleyin. Bu oturumlar seminer değil, sohbet havasında olmalıdır. Burada gençler; karmaşık programları, günlük yaşama dair örneklerle daha anlaşılır hâle getiren özgün sohbetlere katılabilir. Örneğin, bir matematik denklemini hesap makinesi olmadan açıklamaya çalıştığınızı düşünün. Sayıları hayatla bağdaştırmak için destek gerekir. Bu yüzden, programlarınızı oyunlaştırılmış etkinlikler, etkileşimli sunumlar ve akran sohbetleriyle destekleyin.
İletişim Stratejisinin Hedefi
Sonuç olarak, oluşturacağınız iletişim stratejisi; her gencin bu yapının önemli bir parçası olduğunu hissetmesini sağlamalıdır. Gençler, seslerinin önemsiz bir ayrıntı değil, hikâyenin tam merkezinde olduğunu anlamalıdır. Bu gerçekleştiğinde katılım ve bağlılık doğal bir şekilde gelişir. (Johns et al., 2018; Paceley et al., 2020). Çeşitli medya kanalları kullanıldıığnda gençlerin ilgisi artar ve harekete geçmeleri sağlanır. Böylece, iletişimi sıkıcı bir monologdan canlı bir diyaloğa dönüştürmüş olursunuz. Bu da topluluk programlarına uzun vadeli genç katılımının zeminini hazırlar.
Gençlere Uygun Programlar ve Eğitimler Sunun
Gençlerle etkili bir şekilde iletişim kurulmalıdır. Onların ilgi ve ihtiyaçlarına hitap eden programlar ve eğitimler sunmayı gerektirir. Bunu bir parti vermek gibi düşünün – arkadaşlarınızın ne tür müziklerden hoşlandığını bilirseniz, katılmaları daha olasıdır. Programlar da aynı şekilde işler; sunduğunuz içerik gençler için anlamlı ve ilgi çekiciyse, katılım artar. Uygun içerikleri belirlemek için düzenli anketlerle ilgi alanlarını ölçün. Örneğin, teknolojiye meraklılar mı, çevre konularına duyarlılar mı, yoksa geleceğin liderleri mi olmak istiyorlar? Bu sorulara verilen cevaplar sayesinde, gençleri harekete geçirmek için net bir yol haritası oluşur.
Programlar düşündürücü ve geleceğe dönük olmalıdır. Tıpkı birine sadece balık vermek yerine, ona balık tutmayı öğretmek gibi. Teknoloji, liderlik ve toplumsal hizmet gibi alanlara odaklanan özel eğitim oturumları oldukça etkilidir. Teknoloji eğitimlerinde sadece kodlama öğretmeyin! Bunun ötesine geçip robotik ya da dijital medya üretimi gibi alanları keşfedin. Bu becerileri gerçek dünyadaki iş fırsatlarıyla ilişkilendirerek sunun. Liderlik eğitimleri ise gençleri sadece yöneten değil, aynı zamanda yenilikçi bireyler hâline getirmeyi hedeflemelidir. Kendi projelerini tasarlamaları için onları cesaretlendirin ve topluma somut katkı sağlayacak fikirlerini destekleyin.
Toplum Hizmeti ve Sorumluluk Bilinci
Toplum hizmeti yalnızca gönüllülükle sınırlı değildir; aynı zamanda çevreyle güçlü bir bağ kurma aracıdır. Gençlerde sorumluluk duygusu geliştirir ve en önemlisi içlerindeki özverili bireyi uyandırır. Böylece, her katılımcı için toplum hizmeti, gerçek bir değişime öncülük etme fırsatına dönüşür. Bu durum, deneyimi daha kişisel ve tatmin edici hâle getirir. Gençlerin ilgi ve hayalleriyle örtüşen programlar güçlü bir döngü yaratır: katılımcılar geliştikçe, daha fazla katılmak için motive olurlar (Roberts et al., 2020).
Genç Liderlik Fırsatları Geliştirin
Gençlere liderlik fırsatları sunmak, onlara geleceklerinin anahtarlarını vermeye benzer. Sonuçta bu sadece pozisyonları doldurmakla ilgili değil; değişimi yönlendirmekle ilgilidir. Örneğin, her genç lideri bir tohum gibi hayal edin. Yeterli besin ve doğru koşullarla bu tohumlar, güçlü ağaçlara dönüşür ve zamanla bir değişim ormanı oluştururlar. Bu nedenle, genç liderlik geliştirme süreci, liderlik rollerine ve sorumluluklarına öncelik veren mentorluk programlarını içermelidir. Çünkü gençlerin nabzını en iyi yine onlar tutar.
Mentorluk bu süreçte çok önemlidir çünkü hayallerle gerçekler arasında bir köprü kurar. Gençleri, tutkuyla bağlı oldukları alanlarda başarılı olmuş mentorlarla eşleştirin. Böylece, mentorlar deneyimlerini, karşılaştıkları zorlukları ve başarı yollarını paylaşarak girişimcilik, yenilikçilik ve toplumsal değişim tohumlarını ekerler. Ayrıca, genç liderler sadece dinlemeye değil; aynı zamanda sorgulamaya, üretmeye ve dönüştürmeye de teşvik edilirler.
Gençlerin öncülüğünde yürütülen girişimler, onlara ilk sürücü belgelerini vermeye benzer. Örneğin, yönü bağımsızca tayin etme özgürlüğüne sahip olduklarını düşünün—bu özgürlüğü onlara projeler sağlar. Ayrıca, bu projeler gençlerin önem verdiği toplumsal sorunlara çözüm üretmelerine olanak tanıyan eşsiz bir fırsattır. Örneğin, gençlerin yerel etkinlikleri ve gönüllülük projelerini kolaylaştıran bir mobil uygulama geliştirdiğini hayal edin—bu yalnızca bir ihtiyacı karşılamakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal birlikteliği de teşvik eder.
Gençler liderlik konumuna yerleştirildiğinde, sahiplenme duygusu geliştirirler. Projeler üretir, ekiplerle çalışır ve toplumsal sorunlara çözüm ararlar. Bu süreçte hem becerileri gelişir hem de özgüvenleri artar. Nihayetinde, genç liderler mevcut normlarla sınırlı kalmaz; yeni olasılıkları hayal etmeye teşvik edilir. Bu yaklaşımı benimsediğinizde yalnızca liderler değil, kapsayıcılık, yenilikçilik ve aidiyet ruhu da gelişir. Bu da toplumsal katılımı hem mikro hem de makro düzeyde dönüştürür.
Destekleyici Katılım Yapıları Oluşturun
Genç katılımını desteklemek kolektif bir çabadır; tıpkı arkadaşlarla birlikte ağaç ev inşa etmeye benzer. Daha yükseğe çıkmak için, herkesin katkısı, ekip çalışması ve sağlam bir yapı gerekir. Benzer şekilde, akran destek ağlarının kurulması da bu şekilde işler; çünkü iş birliğinin temel alındığı bir kültür inşa eder. Örneğin, her genci zincirin bir halkası gibi hayal edin; eğer her halka güçlü ve destekleyici olursa, zincir sağlam ve kopmaz hâle gelir.
Akran destek ağlarını başlatmak; gençleri fikir alışverişinde bulunabilecekleri, projelerde iş birliği yapabilecekleri ve birbirlerine destek olabilecekleri gruplar kurmaları için teşvik etmektir. Örneğin, bu grupları hayatın zorluklarına ve fırsatlarına dair bir çalışma grubu gibi düşünebilirsiniz. Bu yapı güven, saygı ve teşvik kültürünü besler. Ayrıca, bu buluşmalar sadece plan yapmakla sınırlı değildir; kalıcı dostluklar kurmak ve birbirini ileri taşıyan bir savunucu ağı oluşturmaktır.
Bu dayanışma çevrelerinin sürdürülebilir olması için düzenli geri bildirim ve yansıtma oturumları büyük önem taşır. Okullardaki dönemlik değerlendirmelere benzer şekilde, bu oturumlar içgörü ve yön sağlar. Bu toplantılarda herkes başarılarını paylaşır, hedefler belirler ve karşılaşılan zorluklara çözümler üretir. Sonuç olarak, grup birlikte yeniden yön çizebilir ve sürekli gelişim sağlanabilir. Ayrıca, bu değerlendirme süreci olası kopuklukların erkenden fark edilmesini sağlar ve herkesin ortak vizyon ve hedefler etrafında hizalanmasını destekler.
Bu yaklaşım, program katılımcılarını etkinliklere katılan bireyler olmaktan çıkarıp aktif birer paydaş hâline getirir. Böylece gençlerin yalnızca davetli değil, sürecin sahibi olduklarını hissetmeleri sağlanır. Aidiyet duygusu gelişir ve kendilerini daha çok değerli hissederler. Desteklendiğini ve dinlendiğini hisseden gençler hem sürece bağlı kalır hem de çevresindekileri bu sürece dâhil etmeye istekli olur. Sonuç olarak, bu destekleyici yapılar; güçlenmiş, katılımcı ve canlı bir genç topluluğun oluşmasını sağlar ve ortak hedefler doğrultusunda çalışan genç seslerin kolektif gücünü ortaya çıkarır.
Kaynaklara Erişimi Artırın
Öncelikle, birbirine köprülerle bağlanan mahallelerle dolu bir şehir hayal edin. Benzer şekilde, toplumsal katılım bağlamında kaynaklara erişimi artırmak da aynı işlevi görür. Her gencin bulunduğu noktadan bağımsız olarak temel kaynaklara ve programlara ulaşmasını sağlar. Bu nedenle, kütüphaneler, eğitim kurumları ve sivil toplum kuruluşları gibi yerel ortaklarla iş birliği yaparak, girişimlerinizi güçlü ağlara sahip fırsatlara dönüştürün.
Yerel ortaklarla çalışmak, yerel oyun alanlarını kullanmak gibidir. Bu kurumlar zaten gençlerle temas hâlindedir; dolayısıyla kaynak paylaşımı mevcut çabaların doğal bir uzantısı olur. Ayrıca, mekânlardan uzmanlığa kadar kaynakları birleştirmek; programların etkinliğini artırır ve erişimi genişletir. Tıpkı bir takım sporunda herkesin kendi yeteneğini ortaya koyması gibi—bu sayede ekip daha iyi performans gösterir ve herkes kolektif başarıdan fayda sağlar.
Genç Katılım Stratejileri: Esnek Programlar
Öncelikle, gençlerin farklı programlara zaman ayırabilmesi için esnek zamanlı planlamalar çok önemlidir. Bu bağlamda, bunu kişiye özel bir çalma listesi gibi düşünün—istediğiniz zaman, istediğiniz yerde erişilebilir. Çeşitli saat seçenekleri veya tekrar eden oturumlar, iş, okul ve kişisel yaşam arasında denge kurmaya çalışan gençlerin de katılım göstermesini sağlar. Bu yaklaşım, gençlere “Senin yoğun olduğunu biliyoruz, ama ne zaman istersen buradayız” mesajını verir.
Ayrıca, erişilebilirlik yalnızca zamanla sınırlı değildir; finansal erişilebilirlik de en az o kadar önemlidir. Sonuçta, bir öğrenci ya da yeni işe başlamış bir genç için bir dolar bile değerli olabilir. Bu nedenle birçok program ücretsiz olmalı veya kademeli ücretlendirme sistemi sunarak herkes için ulaşılabilir hâle gelmelidir. Programların teorik olarak herkese açık olması yeterli değildir; uygulamada da gerçekten kapsayıcı ve erişilebilir olması gerekir.
Erişilebilirliği her açıdan geliştirmek, engellerin olmadığı bir topluluk ortamı yaratır. Böylece gençler kendilerini hoş karşılanmış ve teşvik edilmiş hissederler; kendi koşullarında gelişir, katkı sağlar ve süreçte aktif rol üstlenirler. Zamanla bugünün kurduğu köprüler, genç katılımın canlı, adil ve kapsayıcı olduğu bir topluluğa zemin hazırlar.
Genç Katılım Stratejileri: Öğrenme Kaynakları
Gençlik gelişimi girişimlerine dair bilginizi ve katılımınızı artırmak için aşağıdaki kaynakları kullanabilirsiniz:
- Yerel Kütüphaneler ve Toplum Merkezleri: Topluluk girişimlerini daha iyi anlamanızı sağlayacak eğitim materyalleri sunar ve atölye çalışmaları düzenler.
- Çevrimiçi Platformlar: Coursera ve EdX gibi web siteleri, genç katılımına yönelik e-öğrenme kursları sunar. Bu sayede kendi temponuza uygun şekilde geniş kapsamlı bilgi edinebilirsiniz.
- Ağ Kurma Kaynakları: Gençlerin yönettiği sosyal medya kanalları üzerinden akranlarınız ve profesyonellerle bağlantı kurarak, topluluk katılımı konusunda en iyi uygulamalara dair fikir alışverişinde bulunabilirsiniz.
İpucu
Topluluk programlarında aktif rol almak için öncelikle mentor figürlerle bağlantı kurarak bilgi edinin ve ardından projelerde gönüllü olun. Böylece hem becerilerinizi hem de ağınızı geliştirerek, toplumsal gelişime etkili bir şekilde katkı sunabilirsiniz.
Benzetmeler ve Başarı Hikâyeleri
Benzetmeler
- Topluluk bir bahçedir: Tıpkı farklı bitkilerin farklı koşullarda gelişmesi gibi, benzer şekilde genç topluluklar da etkili şekilde gelişebilmek için çeşitli katılım türlerine ihtiyaç duyar.
- Temel inşa etmek: Öncelikle, nasıl ki sağlam bir ev inşa etmek için güçlü bir temel gerekiyorsa, benzer şekilde, sürdürülebilir bir genç topluluğu oluşturmak için de stratejik bir altyapı gerekir.
Başarı Hikâyeleri
- Örneğin, yerel bir girişim, çevre bilinci odaklı yaz programı ile 200’den fazla genci sürece dahil etti. Bu girişim hem önemli toplumsal iyileşmelere yol açtı hem de katılımcıların sürdürülebilirlik konusunda farkındalığını artırdı. (Ormel et al., 2021)
- Ayrıca, gençlerin toplum içi diyaloglara liderlik etmesini sağlayan programlar, katılım oranlarını belirgin şekilde artırdı. Bu da gençler arasında aidiyet ve sahiplenme duygusunu geliştirdi. (Huffman et al., 2018)
Genç Katılım Stratejileri: Quiz
1. Vakıf hangi yaş grubuna öncelik verir?
A) 12-17
B) 15-25
C) 26-35
D) 36-45
E) 46-55
2. En etkili katılım stratejisi hangisidir?
A) Sadece çevrimiçi kampanyalar
B) Yüz yüze buluşmalar
C) Her ikisinin birleşimi
D) Telefonla ulaşım
E) Basılı broşürler
3. Programlar ne sıklıkla değerlendirilmelidir?
A) Yıllık
B) İki haftada bir
C) Her döngü sonunda
D) Beş yılda bir
E) Gerektiğinde
4. Önerilen eğitim türlerinden biri nedir?
A) Geleneksel akademik dersler
B) Çevre çalışmaları
C) Sadece kişisel finans
D) Ev ekonomisi
E) Konuyla ilgisiz beceriler
5. Gençlik girişimleri en çok hangi ortamda gelişir?
A) Rekabetçi
B) İş birliğine dayalı
C) İzole
D) İhmal edilmiş
E) Dışlayıcı
Genç Katılım Stratejileri: Sonuç
Sonuç olarak, bir vakıf ile gençlik topluluğu arasında köprü kurmak; stratejik kapsayıcılık, liderlik ve etkili iletişim gerektirir. Gençlerin ilgi ve ihtiyaçlarıyla uyumlu, özel olarak hazırlanmış programlar; güçlü, dirençli ve bilinçli toplulukların oluşmasına zemin hazırlar. Bu harekete katılmak için ilk adım olarak web sitemiz ya da sosyal medya kanallarımız üzerinden bizimle iletişime geçebilir, ardından tanıtım oturumlarımıza katılabilir ve nihayetinde genç katılımın geleceğini şekillendiren projelerde aktif rol alabilirsiniz.
Kaynakça
Adzande, P. (2022). Harnessing the social energies of youths in farming and pastoral communities in managing conflicts in Nigeria. *African Studies Review, 65(2)*, 479-503. https://doi.org/10.1017/asr.2021.116
Gibson, J., Flaspohler, P., & Watts, V. (2015). Engaging youth in bullying prevention through community-based participatory research. *Family & Community Health, 38(1)*, 120-130. https://doi.org/10.1097/fch.0000000000000048
Ignatowski, C., Blum, R., Campbell, P., & Perez-Pineda, R. (2021). Building youth infrastructure: Early lessons from the youth systems collaborative. *Journal of Youth Development, 16(2-3)*, 74-99. https://doi.org/10.5195/jyd.2021.1030
Johns, M., Beltrán, Ó., Armstrong, H., Jayne, P., & Barrios, L. (2018). Protective factors among transgender and gender variant youth: A systematic review by socioecological level. *The Journal of Primary Prevention, 39(3)*, 263-301. https://doi.org/10.1007/s10935-018-0508-9
Ormel, H., Oele, G., Kok, M., Oruko, H., Oluoch, B., Smet, E., … & Indalo, D. (2021). Reducing unmet need for contraceptive services among youth in Homabay and Narok counties, Kenya: The role of community health volunteers – a qualitative study. *BMC Health Services Research, 21(1)*. https://doi.org/10.1186/s12913-021-06363-x
Paceley, M., Sattler, P., Goffnett, J., & Jen, S. (2020). “It feels like home”: Transgender youth in the Midwest and conceptualizations of community climate. *Journal of Community Psychology, 48(6)*, 1863-1881. https://doi.org/10.1002/jcop.22378
Rauk, L., Rupp, L., Hohl, B., Kondo, M., Ornelas, L., Carter, P., … & Zimmerman, M. (2023). Lessons learned from local vacant land management organizations for engaging youth in greening. *American Journal of Community Psychology, 72(1-2)*, 187-202. https://doi.org/10.1002/ajcp.12688
Roberts, L., Stein, C., & Tompsett, C. (2020). Seeds of change: A qualitative case study of a neighborhood youth program. *Journal of Community Psychology, 48(7)*, 2290-2308. https://doi.org/10.1002/jcop.22414
To, S., Cheung, J., Liu, X., Lau, C., Zeng, H., & Chan, A. (2020). Youth empowerment in the community and young people’s creative self-efficacy: The moderating role of youth–adult partnerships in youth service. *Youth & Society, 53(6)*, 1021-1043. https://doi.org/10.1177/0044118×20930890